Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 70

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 70 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 70

sırada, hatta sık sık kardeşlerini nasıl okutacağından, bizim için neler tasavvur ettiğinden bahsediyorsun. Fakat birbirimizden niçin gizleyelim; sen böyle konuşurken sesini titreten şeyde biraz vicdan burkulması ve daha çok çaresizliğin acısı yok mu? Ama sen bunun için üzülme, senin elinden ne gelir; hayat böyle işte, yapamazsın ki…
(…)
Sonra ben senin dışarıda ne aradığını, evden niçin kaçtığını da biliyorum. Belki de küçük bir (…) Ben onlara düşman değilim; hatta.., fakat annen.., kadıncağız böyle birine kapılıvereceksin diye tir tir titriyor. Sen gecelerini böyle dışarıda geçirince, kuruntuları, ışıl ışıl caddeleri ve gazinoları masal mağaralarına çeviriyor. Fakat bütün bunlara ne lüzum var; sen sanki bunları bilmiyor musun? Ben sanki bütün bu şeylerin senin kalbini nasıl sızlattığını bilmiyor muyum? Annen, ben. Sen bize bakma. Bütün budalalık bizde. Biraz hasta olmanı bekler gibiyiz. Hâlâ bize en çok ait olduğun günlerdeki gibi kalmanı istiyoruz. Değişebileceğini aklımız almıyor. İşte, gözlerimi bir türlü yüzüne çeviremiyorum, sana bakamıyorum. Annen de böyle. Şimdi biz, seni uyandıramayız. Çünkü düşünmeye cesaret edemeden biliyoruz ki, artık senin uykun da değişti. Eskiden bizi bekler gibi uyurdun. Evet, artık uykun da değişti. Hatta asıl değişiklik uykularında oldu; sen uykularında da bizden uzaklaştın.”
Başımı çevirdim: Ona baktım. Bunu yaparken romatizmalı kolumu zorlar gibiydim. Fakat içim birdenbire ferahladı: Sanki yıllardır aradığım bir arkadaşımı bulmuştum. Islık çalmak istiyordum. Perdeleri indirdim; güneş onu rahatsız edecekti. Benimkilere benzeyen sert ve siyah sakallı yüzünü hafifçe öperek dışarı çıktım.
Çayımızı içerken karım biraz dalgındı. Ben, küçük oğlumun çayını gizlice, hiç sevmediği limonla doldurdum.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.) Tarık Buğra, Oğlumuz, İletişim Yayınları.

1. ‘Oğlumuz” adlı hikâyede Türk aile yapısının hangi özellikleri görülmektedir?

  • Cevap: Türk aile yapısında anne ve babalar çocukları için tüm imkânlarını seferber eder, vefakârdır, çocukları için yemez yedirir, içmez içirir, evlatları için yapamayacakları fedakârlık yoktur. Çocuklar büyüyüp ev bark sahibi olsalar bile yine de bağlar kopmaz.

2. Anne ve babanın sorumluluğu hiç bitmeyen ulvi bir görevdir. Siz hikâyedeki babanın yerinde olsaydınız oğlunuza neler söylerdiniz?

  • Cevap: İleriki zamanlarda eve geç gelen, sorunlu, ailesinden gittikçe uzaklaşan bir çocuğum olsa öncelikle uyarırdım. Yaptığı hareketlerin yanlış olduğunu, kendine gelmesi gerektiğini söylerdim.

3. “Babalarımız, çocukluğumuzun kahramanı, gençliğimizin cahili, yaşlılığımızın her şeyidir.” sözünü hikâyedeki Ömer’in ruh hâlini dikkate alarak yorumlayınız.

  • Cevap: İnsan çocukken anne babasının her şeyi bildiğini, çok güçlü olduğunu düşünür. Çocuk büyüyüp genç olduğunda çevresi değişmekte, ailesinden başka arkadaş grupları edinmekte, gençliğin verdiği bir asilik söz konusu olabilmektedir. Bu yüzden gençler, anne babasının cahil olduğunu, bir şey bilmediğini düşünür. Ancak zaman geçip genç de yaşlı grubuna girmeye başladığında hayata bakışı tekrar çocukluğuna döner, aile büyüklerinin hayatının her şeyi olduğunu düşünür.

4. “Vefa” kelimesi sözlükte, “sevgide bağlılık ve dostlukta sebat” anlamlarında kullanılmaktadır. Ömer’in anne ve babasına karşı olan vefası hakkında neler düşünüyorsunuz?

  • Cevap: Küçük yaşlardan itibaren anne babası Ömer’e hep şefkat göstermiş, hastalandığında başucunda sabahlamışlardır. Ömer eve geç gelmeye başladığında da sabahlara kadar pencere kenarlarında çocuklarının yolunu gözlemektedirler. Anne babasının bu fedakârlıklarına rağmen Ömer’in duyarsız bir birey gibi davranması onun vefasız olduğunu gösterir.

5. ‘ Oğlumuz” hikâyesini yazdığı dönemde evli olmayan yazarın, anlattıklarında bu kadar sahici ve inandırıcı oluşunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

  • Cevap: Yazar, Türk aile yapısını, içinde yaşadığı toplumu çok iyi bilmektedir. Çocuklu ailelerin yaşadığı sorunlara da şahit olmuştur denebilir.

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 70 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

** Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!