Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 56

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 56 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 56

Yoksa sana eşşek bulacak değilim ya. Yalvardı:
— Eşşek burada idi. Aldılar, sakladılar, dedi. Beş kuruşum var, vereyim.
Adam, Mustafa’nın yüzüne baktı.
— Hadi, dedi, boş yere eğleşme. Git eşeğini ara. Burada kimse senin eşeğini kapamaz.
Bu adamın suratı doğruya benzer ama, adam oğluna da inanmak olur mu?
Baktı gördü ki, bir çıkar yolu yok. Ama, istasyonu da hemen bırakıp gidemedi. Orada bir yere oturup bekledi. Ne umdu da bekledi? Hiç! . . .
Gözlerini eşeğini bıraktığı yerden ayıramıyordu. Kimseler yok. Burada ev de yok ki, gidip sorsun. Adam da yok. Birine danışmak istesen kime danışırsın?
Kalktı, gitmeğe başladı. Ayaklan onu köye doğru çekiyordu.
“Tuz alacaktık kaldı, üste eşek de gitti, yeni kepenek de gitti” Yeryüzü karanlık, yaşamak da acı!
Ona sorsalar, eşeği istasyonda kalmıştı. Her adımında eşeğinden uzaklaşıyordu. Dönüp gene eşeği bıraktığı yere gitmek isteyerek yürür dururken, yolun yüksecik bir yerine çıkınca, uzaktan köy yolu üstünde bir karaltı, gördü. Eşeğine benzetti. Yüreği oynadı. Dikildi baktı, eşeğe benziyor. Seyirtti.
“Tanrı, köylüyü sevindirmek isterse, eşeğini kaybettirir, sonra gene buldurur” diye yazılmıştır.
Bu söz yerine geldi.
Yetişti, eşeğine bindi, gene tuz yoluna döndü, bir de türkü tutturdu:
“İğdenin dalına bastım da kırılıverdi..”
Gitti.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.) Memduh Şevket Esendal, Bütün Eserleri-3, Otlakçı, Bilgi Yayınevi, İstanbul, 1985.
Kelime Dağarcığı
kölük: Halk ağzında; at, katır gibi yük taşımada kullanılan hayvan, yük hayvanı. kepenek: Çobanların, soğuktan, yağmurdan korunmak için omuzlarına aldıkları, keçeden yapılmış, dikişsiz ve kolsuz üstlük.

1. “Eşek” hikâyesinde yazar ile anlatıcı aynı kişi midir? Yazarın/anlatıcının Topal Durmuş’un oğlu Mustafa’dan taraf olması söz konusu mudur? Metinden hareketle açıklayınız.

  • Cevap: Aynı kişidir. Tarafgirliği vardır. Çünkü yazar Mustafa’ya, köylülüğünü ve saflığını ortaya koymak ve olayın sonuna kadar okuyucunun merakını canlı tutmak için gereken her şeyi yapmıştır. Örneğin Mustafa’ya treni bir kara danaya benzettirir. “Bu kara dananın da böyle yavaş durduğuna bakma, bir aldı asıldı mı, ardına evleri bağlasan sürükler, götürür” “Tanrı, köylüyü sevindirmek isterse, eşeğini kaybettirir, sonra gene buldurur. diye yazılmıştır.” sözünü gerçekleştirmeye çalışmıştır.

2. a) Hikâyede karşılıklı konuşmalara da yer verilmiştir. Karşılıklı konuşmalar metni nasıl etkilemiştir?

  • Cevap: Karşılıklı konuşmalar metne hareket ve heyecan katmıştır. Olayı anlatmadan göstermeye dönüştürmüştür. Ayrıca okuyucu olarak bize, bu bölümleri direkt kendi gözlerimizle görme imkânı vermiştir.

b) Siz olsaydınız hangi anlatıcı türünü seçerdiniz? Niçin?

  • Cevap: Ben de hâkim bakış açısıyla yazardım çünkü amaca en uygun anlatıcı, hâkim bakış açısıdır.
    Kahraman anlatıcıyı seçerdim. Mustafa’nın kendi kendine düşeceği olumsuz durum köylünün ezilmişliğini daha güzel anlatırdı ve yorum okuyucuya kalırdı. Sadece şahit olduklarımı yazar, (gözlemci anlatıcı) tarafsız davranmayı tercih ederdim.

3. Metnin ilk iki paragrafındaki olay örgüsünü “kahraman anlatıcı” ağzından yazınız.

  • Cevap: Ben Topal Durmuş’un oğlu Mustafa. Her zamanki gibi tuza gidiyorum yine. İstasyonda bir mola vereyim dedim. Eşeğimi ağaçların altına bıraktım, vb.

4. “Tanrı, köylüyü sevindirmek isterse, eşeğini kaybettirir, sonra gene buldurur.” sözünü hayat felsefesi hâline getirmiş bir arkadaşınıza tavsiyeleriniz neler olurdu? Yazınız.

  • Cevap: Şu dünyada dar bir geçim içinde olan kişiler, sevincin ne olduğunu bilmez. Allah onlara bu dar geçimlerden sonra yeniden bolluk ve refah bir yaşam verir, o zaman sevincin ne olduğunu kolaylıkla anlarlar.” anlamında olan bu atasözümüzü hayat felsefesi hâline getiren bir insandan hiçbir şekilde ilerleme beklenmez. Bu sebeple yılmadan çaba sarfetmesini ve emek vermesini tavsiye ederdim. Allah sevgisi muhteşem bir sevgi olmakla beraber insanoğlu dünya işlerinde acziyeti kabul etmemeli, çaba sarfetmelidir. Bence bu durum acizliğin göstergesidir vb.”

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 56 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

** Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!