Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 587

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 587 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 587

Metni okuyunuz ve soruları metne göre cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

Yusuf Ziya Ortaç, Nâyiler ve Kehkeşan

Sesli, sessiz, hüzünlü, neşeli, tam elli altı yıl geçmiş. Çağdaş arkadaşlarımla ilk şairlik devrimiz. “Rü- bab” mecmuasından ayrıldıktan sonra, “Safahat” isimli bir mecmua çıkacağını haber almış ve hemen idarehanesine damlamıştık. Ebussuut caddesinde Bizim Yokuştan girince solda bir bina. Bu mecmuayı galiba bir ortakla Orhan Seyfi çıkarıyordu, zaten ondan sonra da mecmua çıkarmakta rekoru kırmıştı. Biz leylekler gibi Safahata göçmen olunca, hepimizin ağabeyisi Şahabettin Süleyman da bizi yalnız bırakmamıştı. Onu yanımızda görünce, ben Hakkı Tahsin, Ali Naci, Salâhattin Enis sevinç içinde idik.
Rübabda Fecr-i Âti’ye hücumda bize rehber olan Şahabettin Süleyman biz gençleri tutuyor ya, bu defa da “Nâyiler” diye bize taktığı bir isimle … bir makale kondurdu Safahata.
(…)
Tez doğrudur, “şiir iç sestir, şair kendi içinde o sesi bulursa orijinaldir, bulamazsa demek ki o şiire yeni bir ses getirememiştir. Meselâ bizim edebiyatımızda … Yunus Emre’nin sesi kendisininse taklitçilerinin sesi kendilerinin değildir. Onun için Yunus unutulmaz, yaşar, ötekiler kenarda kalırlar, yahut büsbütün unutulur giderler. İşte Şahab’ın bizde bulduğu iç mûsıkîsi ki o zaman buna “âheng-i derûnî” ismini vermişti – böyle bir sesti ve ney sembolü ile bizi Mevlâna Celaleddin Rûmi’ye halef yapıyordu.
(…)
Ne ise, Yusuf Ziya bizim Safahat’a eski tabirle intisap etmek istemiş, fakat yetişinceye kadar Safahat da Rübab gibi gürlemiş gitmişti. Alın bizdeki üzüntüyü de.
(…)
Derken efendim, bir müjdedir çalındı kulağımıza: Kehkeşan ismi ile bir başka mecmua çıkmak üzeredir! Durur muyuz? Aramıza yeni katılanlarla topluca oraya akın ettik. Mecmuanın, şimdi ne ismini, ne yüzünü hatırladığım hayır sahibi, bizi memnunlukla karşıladı. Ama ne yazık ki bu mecmua da masrafını koruyacak kadar satılamadı, birkaç sayı sonra ömrünü tamamladı. Yalnız şu var ki, gider ayak bize Yusuf Ziya’yı kazandırdı. Şairliği oradan başlar.
(…)
Halit Fahri Ozansoy, Edebiyatçılar Çevremde

Kelime Dağarcığı:
deruni: İçle ilgili, içten. halef: Birinin ardından gelip onun makamına geçen kimse, ardıl, selef karşıtı. intisap: Bağlanma. Girme. Kapılanma. mecmua: Dergi.

1. Edebiyatçılarımızdan Anılar adlı anı kitabı derlemeniz istendi. Okuduğunuz metinde adı geçen edebiyatçılardan hangilerinin anılarının yer aldığı bir anı kitabı oluşturmak isterdiniz? Niçin?

  • Cevap:

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 587 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

** Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!