“Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp.” Yukarıdaki atasözüyle ne anlatılmak istenmiştir?
Doğru cevap:
İnsan bu dünyada her bilgiyi bilemeyebilir. Çünkü onun da aklının bir kapasitesi vardır. Oysa insan aklının sınırının olmadığı tek şey insanın öğrenme yeteneği becerisidir. Bu bakımdan insanın önünde iki yol vardır. Biri öğrenme isteğine uymadan aklı tembellikle uyuşturmak ikincisi ise öğrenme becerisini kullanarak kendini geliştirmesidir. Bu bakımdan bilmemek değil asıl öğrenmemek ayıptır.
Ekstra bilgi:
Taassup, kişinin bir düşünceye, bir [tooltip text=”inanışa” gravity=”nw”]“Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp.” Yukarıdaki atasözüyle ne anlatılmak istenmiştir? [/tooltip] aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünceye veya inanca saygı göstermemesi hatta düşmanlık duymasıdır. Taassup sahibi bir kişi sadece kendi düşüncelerini paylaştığı insanları sever ve onlara saygı duyar. Farklı fikir ve düşüncedeki insanlara kin duyar ve onları susturmak ister.
Dinimiz, doğrusunu ve yanlışını ayırt etmeksizin her türlü inanç ve düşünceye körü körüne bağlanmanın insanları büyük tehlikelere sürükleyeceğini haber verir. Kur’an-ı Kerim’de, bu gibi insanlara karşı şöyle bir uyarı yer alır: “Onlara (müşriklere) Allah’ın indirdiğine uyun, denildiği zaman onlar ‘Hayır! Biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız.’ dediler. Ya ataları bir şey anlamamış, doğruyu da bulamamış idiyseler?”
