9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 471 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 471
Aşağıdaki metni okuyarak soruları cevaplayınız (Alıntılanan metnin aslına sadık kalınmıştır.).
Kınalar köyüne giderken bir boğaz vardır. Her yaz bir kere uğramadan edemediğim bir yer, bir çeşit “yılın nirengi noktası” benim için. Bu yıl, bahar selleri yüzünden suları çoğalmış boğazın. Eskiden üstüne çöktüğümüz taşlar silinip gitmiş. Su, kayaları tarayarak inmiş aşağılara, koca parçalar kopararak tabanına yığmış, ağaçları köklerinden söküp ters çevirmiş. Ölü bir bitkiler dünyası. Yüksek sesle konuşmaktan bile ürkülüyor. Sivri, dengesiz kayalar iğreti, asılı duruyor tepede, göğe bir anlığına ilişmişçesine. Derler ki su, tepesindeki dağlarla dipteki boşluğun tam ortasındadır.
Köylülerden uğrayan yok oraya, köy yolu çok önce bitiyor. Kayalardan kopan taşları, suyu atlayarak giriyorsunuz boğazın kovuğuna. Yalak tepelerde kalıyor. Yalnız yaban nanesinin kokusu duyuluyor derin sessizlikte, bir de kaynağı belirsiz garip bir vızıltı: belki de sessizliğin kendisidir. Boğazın suyu serin, tatlı; yeşil, çürük, ezilmiş ot kokuyor. Sanki yıllardır beklemiş bir sandık yeni açılmış. Yüzerken, kayaların araları karanlık, güneşin azıcık sarılaştırdığı bölgeler ortalarda. Bütün bunlar on beş kulaçlık bir alanda olup bitiyor. On beş kulaç ötede ufak bir çavlan akıyor, yeniliyor havuzu. Nereden geldiği belli değil; kayaların üstüne çıkılamıyor ki. Her şey, doğa ilk yaratılmışçasına kaygan, belirsiz, umdurucu, ürkütücü. Bir şeye ramak kalmış gibi. Bir jeolojik dönem bitmek üzere gibi. Dipteki bataklığı çevreleyen kayalar, adsız otlarla kaplı. Garip sürgünler fışkırmış dört yandan çünkü küçük çavlan bu yıl daha da güçlenmiş, gürleşmiş. Sarı, mor, boz dikenler de daha bir sıkı sarılmışlar toprağa. Su, sığlaşıp sığlaşıp ansızın insan boyunu geçiyor. Kim bilir kaç yüzyıllık kaplumbağalarla suda oynayıp duran yılanbalıklarından başka canlı yok.
Garip bir sınama yeri. Kişiye yaşadığını, soluduğunu dolaysız anlatan, korkuyu ama korkudan vaz- geçmemeyi de öğreten, sularında yüzülmesiyle gencelen bir boğaz.
(Alınmıştır.)
Uyar, T. (2003). Gündökümü I-Bir Uyumsuzun Notları. İstanbul: YKY.
1. Verilen günlük örneğinde “Kınalar köyüne giderken bir boğaz vardır. Köy yolu çok önce bitiyor. On beş kulaç ötede ufak bir çavlan akıyor.” gibi bilgilendirici ifadelerin kullanılmasının metinde anlatılanlara katkısı nelerdir?
- Cevap: Günlükte anlatılan boğazla ilgili okuyucunun bilgi edinmesini sağlar. Anlatımda inandırıcılığı arttırır. Bilgilendirici ifadelerde dil, göndergesel işlevde kullanılarak sade, gösterişsiz bir anlatım sağlanmıştır.
9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 471 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.