Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
9. Sınıf Tarih Tuna Yayınları

9. Sınıf Tarih Tuna Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 139

9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Sayfa 139 Cevapları Tuna Yayınları’na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Tarih Tuna Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 139

Hz. Muhammed (s.a.v.) Medine Sözleşmesi’yle kabileleri kendi başkanlığı altında birleştirerek peygamber olmanın yanı sıra siyasi lider hâline de geldi. Ardından Medine şehrinin nüfusunu ve sınırlarını tespit ettirerek bu sınırlar içinde kalan toprakların kentte yaşayanlar için mukaddes bir yer olduğunu ilan etti. Ayrıca şehrin Yesrib olan adını Medine (Şehir) olarak değiştirdi. Böylece Medine’de sınırları resmî antlaşmayla belirlenmiş ve siyasi birliğini tamamlamış bir devlet kurdu.

Medine Sözleşmesi’nde Müslümanların kardeşliği vurgulanmış ve toplumsal dayanışmaya önem verilerek herkesin birbirine yardım etmekle mükellef olduğu belirtilmişti. Hz. Muhammed (s.a.v.), bu doğrultuda ensar denilen Medineli Müslümanlar ile muhacir (göçmen) denilen

Mekke’den göç eden Müslümanları kardeş ilan etti. Kardeşlik hukuku gereği olarak her ensarın bir muhaciri kendisine kardeş seçerek misafir etmesini ve mallarını onunla paylaşmasını istedi.

Medine Sözleşmesi “Üzerinde anlaşmazlığa düştüğünüz herhangi bir şey, Allah’a ve onun elçisi Muhammed’e götürülecektir.” hükmüyle adalet dağıtma yetkisini merkezî idareye vermişti. Bu maddeyle Hz. Peygamber Müslümanların birbirleriyle ve Yahudilerle olan anlaşmazlıklarında yargı mercii hâline geldi. Hz. Muhammed (s.a.v.) de üzerine aldığı bu sorumluluğun gereği olarak örf ve âdetlere dayanan eski hukukun yerine her dinden insanın kabul edebileceği yeni bir hukuk düzeni kurdu. Bir mahkeme meclisi oluşturarak evlenme, boşanma, miras, alışveriş, borçlanma, kira, diyet, kısas, vb. konulara ilişkin davaları hükme bağladı. Diğer yandan Yahudilerin birbirleriyle olan anlaşmazlıklarında isterlerse kendi hukuklarına göre yargılama yapmalarına izin verdi.

Medine Sözleşmesi’yle hukuk alanında Cahiliye Dönemi’nden kalan kolektif suç kavramı yerini suçun şahsiliği ilkesine bıraktı. Savaş esirlerine fidye karşılığında özgürlüğüne kavuşma hakkı tanınırken öldürme ve yaralama olaylarında suçluya kısas yerine diyet ödeme cezası verildi.

Hicretle birlikte Medine’de kurulan İslam Devleti güvenlik alanında da kurumsallaştı. Medine Sözleşmesi’nde bir saldırı durumunda herkesin savunmaya ve savaş masraflarına katılması kararlaştırılmıştı. Hz. Muhammed (s.a.v.) bu hükme dayanarak kabile liderleri aracılığıyla topladığı askerlerden oluşan bir ordu kurdu. Askerleri süvariler, piyadeler ve okçular olarak sınıflandırdı. Bazı birlikleri de savaşlarda kılavuzluk ve gözcülük yapmakla görevlendirdi. Ayrıca kendisi olmadığında orduyu yönetmek üzere komutanlar tayin etti. Böylece peygamberlik, devlet başkanlığı ve yargıçlığın yanı sıra başkomutanlık görevini de yürütmeye başladı.

Hz. Muhammed (s.a.v.) Medine’de Müslümanların eğitimiyle de ilgilendi. Bu amaçla Mescid-i Nebevi (Peygamber Mescidi) adıyla inşa ettirdiği yapıya genç sahabilerin yatılı olarak kalıp eğitim-öğretim görebileceği suffe (gölgelik) denilen bir bölüm ekledi. Hz. Muhammed (s.a.v.) ilk

İslam üniversitesi olarak nitelenen bu eğitim kurumunun başında bizzat bulundu. Burada kendisinden sonra İslamiyet’in yayılmasında önemli rol oynayacak birçok Müslüman yetiştirdi. Ayrıca Mescid-i Nebevi’de (Görsel 5.8) ibadet için toplananlara ahlaki öğütler vererek onların eğitimine katkıda bulundu.

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır. 

9. Sınıf Tarih Tuna Matbaacılık Ders Kitabı Sayfa 139 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry