Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Meb Yayınları

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 71 Cevabı

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 71 Cevabı 2017 – 2018 Yeni Müfredat

9. Sınıf Meb Yayınları Ortaöğretim Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 71 Cevabı (Dil bilgisi)

1. · İşsiz, güçsüz kaldığım gurbet ellerinde köşe pencerem, kendimce Abdülhak Hamid’in “Kürsü-i temaşa”sı yerine geçerdi.

· Deniz, Bozburun’a doğru başını almış gidiyor. Uzaklarda görünen, İstanbul’un neresi kim bilir? Sesler neden gelmiyor?

· Bunlarla bir yeşil meydanın kenarına varır, bunları bir ufacık ağacın altına çığırtkan kafesiyle bırakırlar, ağacın her dalına ökseleri bağlarlardı. Hür kuşlar, kafesteki çığırtkan kuşun feryadına, dostluk, arkadaşlık, yalnızlık sesine doğru bir küme gelirler.

Yukarıdaki parçalarda bulunan isimleri türlerine göre gruplandırarak aşağıdaki tabloda ilgili bölümlere yazınız. Bu isimlerin metindeki işlevlerini belirleyiniz.

Özel isim:  Bozburun, İstanbul, Abdülhak Hamid
Cins isim Deniz
Somut isim Ses  Deniz yeşil
Soyut isim  Hür dostluk, arkadaşlık, yalnızlık
Tekil isim gurbet 
Çoğul isim kuşlar ökseler
Topluluk ismi küme

2. Aşağıdaki cümlelerde isim tamlamalarını bularak bunların türünü belirtiniz.

· Yalnızlığın içine sinersiniz.

· Köşe penceresini, işte, ben, bu bakımdan insan çevresinin bir damlası üstüne çevrilmiş bir mikroskop camı sayarım. · Can sıkıntısının bir sesi vardır; bunu ancak, böyle bir zamanda, o gurbet odasında duyarsınız.

· Kimi bir çalılığın kenarındaki çimenlikte bütün eski ihtişamıyla daha yeni başlamıştır.

· Bir apartman terası kadar ufak bu kır kahvesinin tahta masaları üstünde hâlâ karıncalar gezer, hâlâ sinekler kahve fincanının etrafına konarlar.

3. Aşağıdaki parçada noktalama işaretlerinin kullanım amaçlarını belirleyiniz.

Zavallı Senegalli, bir türlü söyleyemediği “j”leri değiştirerek:

“Susu! Susu!” diye ne kadar bağırsa, hatta belindeki kayışla vursa nafile…

Juju kıyamet koparıyor, hırlıyor, eşiniyor, atılıyor, zapt edilmez bir hâle geliyor. O zaman, çaresiz, çeke çeke, koparır gibi tekrar eve sokuyorlar. Balkondan uzanan penyuvarlı ve dağınık saçlı bir Frenk karısı, ıslak köpek tüyü gibi koktuğu vehmini veren etekleri havalanarak iltifat ediyor:

“Juju! Juju! Şeri…”

Ve sokağın sükûneti de geri geliyor.

4. Zincir adlı metinde geçen “mübalağa, lüzum, ilmî, fenni, halk olmak, sükûnet” kelimelerinin doğru telaffuzuna yönelik çalışmalar yapınız.

  • Cevap: Bu kelimeleri yüksek sesle tekrar etmeniz faydalı olacaktır.

5. Zincir adlı metinde günümüz yazım ve noktalama kurallarına uymayan kullanımları belirleyiniz

  • Cevap: Hâlbuki kelimesindeki gibi artık dilimizde şapka kullanılmamaktadır.
☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry