Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
9. Sınıf Kur’an-ı Kerim Meb Yayınları

9. Sınıf Kur’an-ı Kerim Meb Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 43

9. Sınıf Kur’an-ı Kerim Ders Kitabı Sayfa 43 Cevapları Meb Yayınları’na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Kur’an-ı Kerim Meb Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 43

1. “İki rekatlık bir namazda hangi dualar okunur?” Araştırınız.

  • Cevap: a) Ettehiyyatü, b) Allahümme salli, c) Allahümme bârik, d) Rabbenâ âtina… duaları okunur.

2. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nden “Kunut” maddesini okuyarak öğrendiğiniz bilgileri sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız.

  • Cevap:

Sözlükte “itaat etmek, huşû üzere bulunmak, ibadet yapmak, ayakta durmak” gibi mânalara gelen kunût kelimesinin bazı âyetlerle (el-Bakara 2/116, 238; Âl-i İmrân 3/17, 43; en-Nisâ 4/34; en-Nahl 16/120; er-Rûm 30/26; el-Ahzâb 33/31, 35; ez-Zümer 39/9; et-Tahrîm 66/5, 12) hadislerde (İbnü’l-Esîr, IV, 111) sözlük anlamları çerçevesinde kullanıldığı görülmektedir. Fıkıh terimi olarak “taatte bulunmak, dua etmek ve herhangi bir şerden kurtulmak ya da hayrı elde etmek için namazda Allah’a sığınmak” demektir.

Hz. Peygamber’in çeşitli vesilelerle kunut yaptığı sahih hadislerle sabit olduğu için (Buhârî, “Vitir”, 7; Müslim, “Mesâcid”, 294-308) kunutun meşruluğu konusunda görüş birliği içinde bulunan mezhepler kunutun hükmü ve hangi namazlarda, namazın neresinde dua edileceği gibi hususlarda ihtilâf etmiştir. Ebû Hanîfe kunutun vâcip olduğunu söylerken aralarında iki öğrencisi Ebû Yûsuf ile Muhammed’in de bulunduğu çoğunluk sünnet olduğu görüşündedir. Hanefîler’e ve Hanbelîler’e göre kunutun yeri vitir namazının son rek‘atı, Şâfiîler’e göre sabah namazının farzının son rek‘atı ile ramazan ayının ikinci yarısındaki vitir namazlarının son rek‘atı, Mâlikîler’e göre ise sadece sabah namazının farzının son rek‘atıdır. Ayrıca Hanefîler’e göre kunut rükûdan önce yapılırken Şâfiîler’e ve Hanbelîler’e göre rükûdan sonra yapılır. Mâlikîler’e göre ise rükûdan önce yapılması daha faziletli olmakla birlikte sonra yapılmasında da bir sakınca yoktur.

Kunut duası olarak herhangi bir duanın okunması yeterli görülmekle birlikte Hanefîler ve Mâlikîler Hz. Ömer’den rivayet edilen (“Allahümme innâ neste‘înüke …” ve “Allahümme iyyâke na‘büdü …”, Tahâvî, I, 249) dualarını, Şâfiîler ve Hanbelîler de Hz. Ali’den rivayet edilen (“Allahümmehdinî fî men hedeyte …”; Ebû Dâvûd, “Vitir”, 5; Tirmizî, “Vitir”, 10) duasını okumayı tercih etmişlerdir.

Hanefî ve Mâlikîler’e göre yalnız başına kılınan namazlarda gizli olarak okunan kunut duası cemaatle kılınan namazlarda hem imam hem de cemaat tarafından yine gizli olarak okunur. Şâfiîler ve Hanbelîler’de ise cemaatle kılınan namazlarda imam kunutu açık olarak okur, cemaat de açıktan âmin der; herhangi bir sebeple imamın sesini duyamayanlar gizlice kunutta bulunurlar. Diğer taraftan Şâfiîler ve Hanbelîler kunutta ellerin göğüs hizasına kadar kaldırılmasını da sünnet saymışlardır. Ayrıca Hanbelîler kunuttan sonra ellerini yüzlerine sürerler.

Kıtlık, salgın hastalık, düşman saldırısı gibi umumi felâket zamanlarında da kunut duası okunması fakihlerin çoğuna göre meşrûdur. Hatta bazı fakihler kunutun sadece böyle zamanlara mahsus olduğunu söylemekte, İbn Kayyim el-Cevziyye (Zâdü’l-meʿâd, I, 273) ve Şevkânî de (Neylü’l-evṭâr, II, 384-391) bu görüşü tercih etmektedir. Bu gibi durumlarda kunutun hangi namazlarda ve nerede okunacağı da tartışılmış, Hanefî ve Hanbelîler sabah namazının farzının ikinci rek‘atında, Şâfiîler ise bütün farz namazların son rek‘atında rükûdan sonra yapılacağına hükmetmişlerdir.

3. Müezzinliğin fazileti ile ilgili hadis-i şerifleri içeren pano hazırlayınız.

  • Cevap:

Müezzin olmak, günde beş defa ezan okuyarak insanları Allah’ın (cc) varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed (s.a.s)’in Allah (c.c.)’nın son Peygamberi, kurtuluşa çağıran son elçisi ve insanlığın yegâne ve tek önderi olduğuna; Allah’a kulluk ederek “Kurtuluşa koşunuz! Kurtuluşa koşunuz!..” diyerek davet etmektir. Bu davet etmenin fazileti hakkında, Rasûlüllah (s.a.s), şöyle buyurmaktadır: “Müezzinler kıyamet günü insanların en uzun boylu olanlarıdır.” (Müslim ve Ahmed b. Hanbel’den Mansur Ali Nâsıf et-Tâc, el-Câmiu’l-Usûl fi Ehâdis er Rasûl, I, 161).

Abdullah b. Abdurrahman (r.a.) Ebu Saîd el-Hudrî (r.a.)’nin kendisine şöyle dediğini rivayet eder: “Senin koyun ve kır hayatını sevdiğini görüyoruz. Koyunların arasında kırlarda namaz için ezan okuduğunda sesini yükselt. Çünkü müezzinin sesini duyan her insan, her cin ve her şey, kıyamet gününde ona şahidlik edecektir.” Ebu Said, bunu Rasûlüllah (s.a.s)’den işittiğini söyledi (Buhârî ve Nesâî’den et-Tâc, I, 161).

Ebu Hüreyre (r.a.), rivayet ettiğine göre, Rasûlüllah (s.a.s) şöyle buyurdular: “İmam, (arkasında duranların namazlarının) kefilidir. Müezzin ise (Müslümanların ibadetlerinde) güvenilir kişidir. Allah’ım! İmamları (başkasına örnek olacakları) doğru yola ilet ve müezzinleri affet.” (Ebû Dâvud, Tirmizi’den naklen et-Tac, I, 161). Yine Ebu Hûreyre (r.a.)’ın rivayetine göre Rasûlüllah (s.a.s) şöyle buyurdular: “Müezzinin günahları sesinin ulaştığı yerleri de doldursa affolunur. Kıyamet gününde yaş ve kuru sesini duyan her şey ona lehinde şahitlik eder.” (Ebu Davûd, Tirmizi’den naklen et-Tac, I,161). İbn Mâce’nin bir rivayetinde ise Rasûlüllah; “Müslümanların, müezzinlerin boyunlarında iki emaneti vardır: Namazları ve oruçları.”(et-Tac, I,161, dipnot,10).

4. Peygamber Efendimize salavat getirmenin fazileti ile ilgili hadisler bulunuz.

  • Cevap:

Kıyâmette Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, kendisine salât ü selâm getirenin yanında olur. Nitekim Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur: “Kıyâmet gününde insanların bana en yakın olanları; bana en çok salât ve selâm getirenlerdir.” (Tirmizî, Vitr, 21)

Habîb-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, salât okuyana mukâbelede bulunur. Bu müjde Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- tarafından şöyle ifade edilmiştir: “Bir kimse bana selâm gönderdiği zaman, onun selâmını almam için Allah Teâlâ rûhumu iâde eder.” (Ebû Dâvûd, Menâsik, 96/2041. Ayrıca bkz. Ahmed, II, 527)

er salât ü selâm getirenin ismi, Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e arz edilir. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buyurur:

“Yeryüzünde Allâh’ın seyyah melekleri vardır. Onlar ümmetimin selâmını (ânında) bana ulaştırır.” (Nesâî, Sehv, 46)

“…Bana salât ü selâm getiriniz. Zira nerede olursanız olun, sizin salât ü selâmınız bana ulaşır.” (Ebû Dâvûd, Menâsik, 96-97/2042)

9. Sınıf Meb Yayınları Kur’an-ı Kerim Ders Kitabı Sayfa 43 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry