5. Sınıf Netbil Yayıncılık Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Kitabı Sayfa 69 Cevabı
4. ÜNİTE HAZIRLIK ÇALIŞMALARI
Soru: Kur’an-ı Kerim Müslümanlar için neden önemlidir? Araştırınız.
- Cevap: Kur’an-ı Kerim İslamiyetin kutsal kitabıdır.Hz Muhammed’in mucizesidir. Eşi benzeri olmayan bir kitaptır. Dinin en güzel şekilde anlatıldığı bir kitaptır. İslm dinin temel kaynağıdır. Kendisine inan tüm müminler için kesin bir delildir. İslamiyetle ilgili bir çok konuya değinmiştir.
Soru: Kur’an-ı Kerim mealinden, güzel davranışlarda bulunmayı emreden bir ayet bularak defterinize yazınız.
- Cevap: Her kim iyi bir iş yaparsa, kendi lehine yapmış olur. Kimde bir kötülük yaparsa, kendi aleyhine yapmış olur. Rabbin kullara zulmedecek değildir.
Soru: İbrahim Peygamber hakkında bir araştırma yaparak edindiğiniz bilgileri defterinize not ediniz.
- Cevap: Ülül Azam peygamberlerin 3. Olanıdır. Hz muhammed (sav) dan sonra insanların en üstünüdür. Hz İbrahimin nesebi Nuh (as) oğlu Sam’ a dayanır. Hz. İbrahim Mezopotamya’da bulunan Keldani kavmine gönderilmiştir. Hz ibrahimin en büyük özellikliği Allah’ın varlığını akıl ve mantığıyla bulmasıdır. Allah ona Kur’anda Halil’im (dostum) diye buyurmuştur. Putperest bir topluma gelen Hz. İbrahim Babası Azer ve toplumla bu putlarla ilgili çekişmeye girmiştir. Herkesin bir gün bir panayıra gittiği vakitlerde Hz. İbrahim bir balta alarak putların bulunduğu yere girip en büyük put hariç hepsini kırmıştır. Sonrasında baltayı en büyük putun boynuna asmıştır. Geldiklerinde tüm putların kırıldığın gören toplum çıldırmıştır. Bunu Hz. İbrahim’in yaptığını tahmin edip onu çağırmışlardır. Ona sen mi kırdın dediklerinde, o da balta kimdeyse o kırmıştır diye cevap vererek büyük bir ders vermiştir. İnsanların yaptığı bir putun hiçbir şeye gücünün yetmeyeceğini anlatmıştır.
Soru: Fil suresinde anlatılan Fil Olayı hakkında bir araştırma yapınız.
- Cevap: Bu olay Hz. Muhammed doğmadan kısa bir süre önce olmuştur. Habeş Kralı Necaşi’nin bir valisi olan Ebrehe adındaki kişi, Mekke ve Kabenin akın akın insanlar tarafından ziyaret edildiğini görünce bu ticareti engellemek için karşılık olarak Sana’da büyük bir kilise yaptırmıştır. Buna rağmen bunu engelleyemeyen Ebrehe Kabeyi yıkmak için içinde fillerinde olduğu büyük bir ordu ile mekkeye doğru yürümeye başladı. Mekke’ye yaklaşınca Mekke’deki bir çok şeyi yağma etmeye başladı. Peygmber Efendimizin dedesi Abdulmuttalib’in de iki yüz tane devesine el koydu. Abdulmuttalib Ebrehe’ye giderek ondan el koyduğu develerini istemiştir. Ebrehe de ona ‘Ben sizin kutsal mabediniz kabeyi yıkmaya geldim sen benden kendi develerini mi istiyorsun’ dedi.Abdulmuttalib ise ona ‘ben develerin sahibiyim. Kabe’nin elbette sahibi vardır. Onu, O korur’ dedi. Ebrehe ise ‘Kabe’yi benden koruyacak kimse yoktur’ diye haykırdı. Abdulmuttalibe develerini verdi sonra da Kabe’ye yürümeye başladılar. Çok kolay bir zafer kazanacaklarını sanıyorlardı. Ordunun içinde bulunan ‘mahmud’ adında bir fil vardı. Bir süre sonra Kabe’ye doğru yürümez oldu ve yere çöktü. Yemen tarafına çevrildiğinde koşarak giden fil kabeye yürümüyordu. Sonra Allah’u teala Ebabil( dağ kırlangıcı) denilen kuşlardan bir sürü yolladı. Kuşların ağzında bir ayaklarında da iki tane olmak üzere üç tane nohut ve mercimek tanesi büyüklüğünde taşlar vardı. Taşları ordunun üstüne bırakıyolardı. Taşların değdiği her asker orada ölüyordu. Ayette de dediği gibi onların biçilmiş bir ekin yaprağı gibi yapmıştı.