Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı İlke Yayınları

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı İlke Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 80

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 80 Cevapları İlke Yayınları’na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı İlke Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 80

Ç. Aşağıdaki soruların cevaplarını defterinize yazınız.

1- Minimal hikâye türünün iki temel özelliğini belirtiniz.

  • Cevap:

Kısa ve yalındır.
Okunması ve anlaşılması kolay bir türdür.
Az sayıda kelime ile etkili bir anlatım sağlamak amaçlanır.

2. Pastiş ile parodi arasındaki farkı bir cümle ile açıklayınız.

  • Cevap: Parodi ve Pastiş, birbirlerine çok yakındır. İki teknik de önceki eserleri taklit eder, fakat amaçları farklıdır. Böyle olunca, eseri taklit ettikleri tarz da değişir. Parodi komiktir, Pastiş ise ciddi. Parodi daha göz önünde olduğu için, iki terim birbiriyle sürekli karıştırılır hatta Pastiş nedir, bilinmez.

3. 1960 sonrası Türk hikâyeciliğindeki herhangi bir yönelimle ilgili bilgi veriniz.

  • Cevap: Demir Özlü

Mavi hareketinin özgün sanatçılarından olan Demir Özlü, bireyin çevreyle ilişkilerinin kopuşunu ve iletişimsizliği konu alan yazarlar arasındadır. Yalnızca gözlemcilikte kalan gerçekçiliğin bırakılarak, bireyin iç ve dış dünyasının da aynı ölçüde verilmesi gerektiği düşüncesini benimseyen Özlü, öykülerini ilk olarak Bunaltı adlı kitabında bir araya toplamıştır. Öykülerinde daha çok, çevreden kopukluk, yalnızlık ve kimsesizlik, karamsarlık, umutsuzluk, toplumun eleştirilecek yanları ele alınmıştır.

4. Ferit Edgü’nin üç yapıtının adını yazınız.

  • Cevap:

Kimse (1976)
O/Hakkari’de Bir Mevsim (1977)
Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı (1988)

(5, 6 ve 7. sorular aşağıdaki parçadan hareketle cevaplanacaktır.)

Hikâye türünün edebiyatımızda önem kazanmasında gazete ve dergilerin önemli payı vardır. Gazete ve Dergiler de yayımlanan ilk hikâye örneklerimizde bazı kusurlar, Halit Ziya Uşaklıgil ve Ömer Seyfettin’le aşılınca Millî edebiyat dönemi’nden itibaren sade dille hikâyeler yazılmış, yazarlar Anadolu’ya yönelmiş, 1950’li yıllardan itibarende Dünya edebiyatıyla yarışacak nitelikli eserler verilmeye başlanmıştır.

5. Parçanın konusunu tespit ediniz.

  • Cevap: Hikâye türünün edebiyatımızda önem kazanmasında gazete ve dergilerin payı.

6. Parçada yararlanılan anlatım biçimi nedir? Bu anlatım biçimi hakkında kısaca bilgi veriniz.

  • Cevap: Örnekleme tekniğinden yararlanılmıştır.

7. Parçadaki yazım yanlışlarını tespit ediniz.

  • Cevap:

Gazete ve Dergiler de yayımlanan: Gazete ve dergilerde yayımlanan
Millî edebiyat dönemi’nden: Milli Edebiyat Dönemi’nden

8. Hikâye türünün insan eylemlerinin sebep olduğu değişimlere katkıları ile ilgili elli kelimeyi geçmeyecek bir paragraf yazınız.

  • Cevap:Ben ikna etmek için öykü anlatmak gerektiğini kırk yaşlarımda öğrendim. Ve öğrendiğimde, uzun bir süre şaşkınlığımı üzerimden atamadım. Yöntem bana fazla basit gelmişti. Bu tıpkı uykusuzluğu ıhlamurla tedavi etmeye benziyordu ya da stresle baş etmek için nefes almasını öğrenmeye. Fakat bugün öğrendim ki öykü anlatmak, gerçekten de insanları etkilemenin ve ikna etmenin en güçlü yolu. İster patronunuzu ister sevgilinizi; ister anne-babanızı ister çocuğunuzu; ister tek bir kişiyi ister bir topluluğu ya da bir milletin tamamını ikna etmek isteyin, yapmanız gereken “öykü anlatmaktır”.

D. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruların doğru seçeneklerini işaretleyiniz.

1. Günümüz yaşamı, nitelikli bireylerin varlığını zorunlu kılıyor. Engel ya da değişikliklerle baş edebilen, deneyimlerinden yararlanabilen, genel ağı etkin kullanabilen, bilimsel  sorgulamanın özelliklerini kavrayabilen, matematiğe karşı olumlu tutum geliştirebilen,
kültürel çeşitliliğe saygı duyan, uluslararası kültürel mirasın farkında olan bireyler daha başarılı oluyorlar.

Bu parçada numaralanmış kelimelerden hangisinin yazımı yanlıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

  • Cevap: C

2. Hikâye, Arapça “ha-ke-ve” kökünden türemiş bir kelimedir. Hikâye kelimesinin Arapça’da “bir sürü haberi nakil ve rivayet eylemek, bir nesneye benzemek, bir nesneyi taklit etmek, bir kimseden bir sözü nakleylemek, eğlendirmek maksadıyla taklit, bir fiilin taklidi, bir metnin kopyasını çıkartmak…” anlamlarını taşıdığı görülür. Arapça’dan dilimize geçen “hikâye”nin Arap edebiyatında ilk zamanlarda, genel olarak bir olayın anlatımından ziyade taklit anlamında kullanıldığı, daha sonraları nakil ve tekrar anlamıyla yaygınlaşarak bugünkü ifadesiyle dile yerleştiği kaynaklarda belirtilmektedir.

Bu cümlede noktalama işaretlerinden hangisi yanlış kullanılmıştır?

A) Düzeltme işareti (A) B) Kesme işareti (’) C) Nokta (.)
D) Üç nokta (…) E) Virgül (,)

  • Cevap: B

12. Sınıf İlke Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 80 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
1
clap
0
happy
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry