11. Sınıf Netbil Yayınları Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 39 Cevabı 2017 – 2018 Yeni Müfredat
11. Sınıf Netbil Yayınları Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 39 Cevabı
Kur’an-ı Kerim mealinden, Hz. Muhammed’in ahlaki özellikleriyle ilgili bir ayet bularak defterinize yazınız.
- Cevap: “Ey inananlar! Andolsun ki, içinizden size, sıkıntıya uğramanız kendisine ağır gelen, size düşkün, inananlara şefkatli ve merhametli bir peygamber gelmiştir.” ( Tevbe suresi 128 ayet)
Hz. Muhammed’e “Muhammedü’l-Emin” denilmesinin sebeplerini araştırınız.
- Cevap: Hz. Muhammed kendisine peygamberlik verildikten önce ve sonra doğruluğu ve güvenilir oluşuyla ün salmıştı. Mekkeliler değerli mallarını çalınmasın veya gasp edilmesin diye toplumda en emin gördükleri Hz. Muhammed (asv)’e teslim ederlerdi.Güzel ahlâkı, ticaretteki dürüstlüğü, zekiliği ve iş bilirliği, insanlara karşı tutumu, adaletli olması ve hakkı gözetmesi, hoşgörülü ve güler yüzlü oluşu ,merhametli ve şefkatli olması Hz. Muhammed’in (SAV) kısa zamanda herkes tarafından tanınmasını ve sevilmesini sağladı. Bu nedenle henüz peygamber olmadan kendisine Mekke halkı tarafından “Muhammedül Emin” (Güvenilir Muhammed) lâkabı verilmişti. O doğruluğu ve dürüstlüğü ile toplumda herkes için örnekti. Nitekim, kendisine peygamberlik verildiğinde zaman bile hiç kimse ona “yalancı” dememiş, ama farklı bahanelerden dolayı inanmamışlardı. Onun güvenilir olduğunu şu iki örnek bizlere açıkça göstermektedir.
Hz. Muhammed’in hoşgörüsüyle ilgili bir örnek olay öğrenip defterinize not ediniz.
- Cevap: Peygamberimiz, 630 yılında Mekke’yi fethetmişti. Yıllarca kendisine ve Müslümanara eziyet eden, her türlü kötülüğü yapan ve doğup büyüdükleri şehirden göç etmek zorunda bırakan Mekkeliler, şimdi endişeli bir şekilde beklemeye başlamışlardı. Hz. Muhammed, acaba onlara nasıl bir ceza verecekti?Peygamberimiz Mekkelilere şöyle seslendi: “Ey Mekkeliler! Ne dersiniz? Şimdi size ne yapacağımızı sanıyorsunuz?” Mekkeliler:
“İyilik umuyoruz. Sen asil bir kardeş ve asil bir kardeş oğlusun.” dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz şöyle buyurdu:
“Ben de size kardeşim Yusuf’un dediği gibi ‘Bugün size geçmişten dolayı azarlama yok .’ (Yusuf suresi, 92. ayet.) diyorum. Haydi gidiniz. Hepiniz serbestsiniz.” (İbn-i Hişam, Siretün Nebeviyye, C 4, s.54.)
Ehl-i beyt, salavat getirmek, seyyid ve şerif kavramlarının anlamlarını araştırınız.
- Cevap:Ehl-i beyt: Hz. Peygamber (s.a.s.)’in ev halkı. Ehl-i Beyt, bir evde yaşayan aile fertleri, aile demektir. İslâm fıkıh terminolojisinde bir terim olarak Hz. Peygamber (s.a.s)’in hısımlarından kendilerine zekât verilmesi yasaklanan aile fertlerinin tamamını ifade etmek için kullanılmıştır.
Salavat getirmek: “Belirli vakitlerde, Kur’an’da emredildiği tarzda ve Hz. Peygamberin tarif ettiği şekilde yapılan ibadettir. Genellikle Hz. Peygamber’e yapılan duâ mânâsında kullanılır.
Seyyid: Efendi, bey, mevla, ileri gelen baş, reis. Nesebi Hz. Hüseyin (r.a) yoluyla Rasûlüllah (s.a.s)’e ulaşan kimseleri ifade eden arapça bir sıfat. Efendimiz (s.a.v.) hazretlerinin torunlarından Hazret-i Hüseyin (r.a.)’in neslinden gelenlere “seyyid“ denir.
Şerif: Peygamber Efendimizin torunlarından Hz. Hasan’ın soyundan gelenlere verilen addır.