11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı XVII. Yüzyıl Siyasi Ortamında Osmanlı Devleti Cevapları

11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı XVII. Yüzyıl Siyasi Ortamında Osmanlı Devleti Cevapları

11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Meb Yayınları 1. Ünite Değişen Dünya Dengeleri Karşısında Osmanlı Siyaseti ( 1595-1774) Sayfa 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25 1XVII. Yüzyıl Siyasi Ortamında Osmanlı Devleti Etkinlik Soruları ve Cevapları

XVII. Yüzyıl Siyasi Ortamında Osmanlı Devleti

11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 13 Cevabı

XVII. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin sahip olduğu topraklara bugün sahip olunsaydı dünyada nasıl bir güç dengesi kurulurdu?

• Cevap: Petrolün büyük bölümü elinde olurdu, Deniz ticaretinde önde olurdu. Şu an dünyanın önde gelen bir ülkesi olurdu. Doğu Avrupa, Orta Avrupa’nın bir kısmı, Anadolu, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Asya’nın bir kısmı Osmanlı toprağı olacaktı. Bu yüzden;
  1. Dünya petrolünün yüzde 60 tan fazlası Osmanlı kontrolünde olacak.
  2. Enerji kaynakları ve enerji yollarının kontrolünü sağlayacak.
  3. Karadeniz’in tamamı Akdeniz’in büyük bir kısmında hakimiyet olacağı için ticaret ve deniz taşımacılığı konusunda merkez olacaktı

  Kısacası dünyanın hem stratejik hem de ekonomik açıdan en önemli merkezlere sahip olduğu için dünyanın 1 numaralı devleti olurdu.

11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 14 Cevabı

Osmanlı Devleti ile Avusturya arasında yapılan İstanbul ve Zitvatorok antlaşmalarını diplomatik mütekabiliyet açısından değerlendiriniz.

• Cevap: Zitvatorok Antlaşması Osmanlı’nın lehine gibi görünse de, bu antlaşma Osmanlı Devleti’nin artık eski gücünde olmadığını gösteriyordu. Bu antlaşma ile artık Osmanlı Devleti’nin Orta Avrupa’daki üstünlüğü sona ermiştir. 1533 tarihli İstanbul Antlaşması ile elde edilen protokol ve hukuksal alandaki üstünlük Osmanlı İmparatorluğu açısından sona ermiş, bu iki devlet ve yöneticileri hukuk ve protokol anlamında birbirlerine eşit sayılmışlardır.Antlaşmaya göre:

  Eğri, Estergon, Kanije kaleleri Osmanlı’da, Raab (Yanıkkale) ve Komárom kaleleri ise Avusturyalılarda kalacaktır.

  Avusturya bir kereye mahsus olmak üzere Osmanlı Devleti’ne 200.000 altın savaş tazminatı ödeyecek.

  Avusturya arşidükü Osmanlı padişahına eşit sayılacaktır. Osmanlı Padişahı Avusturya Arşidükü’ne Kutsal Roma İmparatoru (Kayser veya Kaizer) unvanıyla hitap edecek, her üç yılda bir karşılıklı armağanlar gönderilecektir.

  Avusturya’nın kendi elinde bulundurduğu Macaristan toprakları için ödemekte olduğu yıllık 30.000 altın vergi kaldırılacaktır.

11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 15 Cevabı

Ülkelerin siyasi sınırları ile doğal sınırlar arasında nasıl bir ilişki olabilir? Zagros Dağları’nın coğrafi özelliklerini göz önünde bulundurulduğunda Türkiye-İran sınırının belirlenmesindeki etkisi ne olabilir?

• Cevap: Doğal sınırlar siyasi sınırları belirleyicidir. Denizler, dağlar, çöller gibi doğal insanlar devletlerin sınırlarının çizilmesinde çoğu zaman etkili olurlar. Türkiye İran arasında da yüksek Zağros dağları olduğu için sınır olmuştur. Zagros Dağları ya da Zağros dağları, İran ve Irak topraklarında bulunan büyük dağ zinciri. İran ‘da uzandığı bölgeye ismini vermiştir. Uzunluğu İran’ın Irak sınırındaki Basra Körfezi ‘nin güneyindeki 1.500 km’dir. Sıradağlar Hürmüz Boğazı ‘nda sona erer. Zagros’un en yüksek yeri 5.098 metre yüksekliğindeki Dena doruğudur.

11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 19 Cevabı

Girit Adası’nı ancak yirmi dört yılda (1645-1669) alabilen Osmanlı Devleti’nin o dönemdeki deniz gücü hakkında neler söyleyebilirsiniz?

• Cevap: Osmanlı denizlerde en üstün gücüne Kanuni döneminde ulaşmıştı. 17. yüzyıldan itibaren batıda daha iyi gemilerin yapılması ve deniz bilgisinin artması Osmanlının geride kalmasına yol açtı. Ayrıca duraklama dönemiyle birlikte başka alanlarda çıkan sorunlar seferlere yeteri kadar önem verilmemesine yol açtı. Girit’in 24 yılda alınması Osmanlının  eski gücünde olmadığının en önemli kanıtı olmuştur.

11. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 25 Cevabı

Osmanlı Devleti Karlofça Antlaşması’nın kendi hâkimiyetindeki bir yerde yapılmasını ısrar etmiş ve antlaşma çadırına dört kapı açtırarak protokol eşitliği sağlamıştır. Osmanlı Devleti’nin bu diplomatik mücadeledeki amacı nedir?

• Cevap: Osmanlı devleti Karlofça Anlaşması öncesinde çok ağır yenilgiler almıştır. Buradaki amaç hala güçlü olduğunun en azından diplomatik olarak güçlü olduğunu kanıtlamak istemiştir.