Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Biyoloji Anadol Yayıncılık

11. Sınıf Biyoloji Anadol Yayıncılık Ders Kitabı Cevapları Sayfa 62

11. Sınıf Biyoloji Ders Kitabı Sayfa 62 Cevapları Anadol Yayıncılık‘a ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Biyoloji Anadol Yayıncılık Ders Kitabı Cevapları Sayfa 62

B. Değerlendirme Soruları

Aşağıdaki soruları cevaplandırınız.

1. Bir sinir hücresinin diğer doku hücrelerinden farkını nasıl açıklarsınız?

  • Cevap:

➜ Sinir hücreleri yenilenemezler ancak doku hücreleri mitoz bölünme ile yenilenebilir veya yeniden oluşabilir.
➜ Sinir sistemi ve endokrin sistem  birlikte vücudun tüm işlevlerini kontrol edip düzenler.
➜ Bir sinir impulsunun iletilmesi sırasında polarizasyon ve depolarizasyon durumları meydana gelir. İmpuls geçişi sonrasında bölge tekrar eski haline gelir.

2. Sinir sistemi ile endokrin sistem arasındaki ilişkiyi açıklayınız.

  • Cevap: Endokrin sistem vücuttaki hormonları kontrol ederken sinir sistemi ise tüm vücudu kontrol altına alır. Bununla birlikte tüm vücutta hormonal da görevli olduğu için endokrin sistem ve sinir sistemi birbirlerini etkilemiş olur.

➜ İlk uyaran bir iç salgı bezini etkileyerek hormon salgılanmasına neden olur. Hormonların kanda belirli bir konsantrasyona ulaşmasıyla ilgili dokunun hücreleri uyarılır.
➜ Çevreden gelen uyarılar sinir sistemini etkiler. Sinir sistemi de sinir yoluyla ilgili dokuları uyarır.
➜ Çevreden gelen ilk uyaran önce sinir sistemini etkiler; sinir sistemi iç salgı bezlerini uyarır ve iç salgı bezleri de kan yoluyla ilgili doku hücrelerini harekete geçirerek uyarana cevap verilmesi sağlanır.

3. İmpuls iletimi sırasında sinir hücresinde hangi değişiklikler oluşur?

  • Cevap: Elektriksel ve kimyasal değişimler gerçekleşir

4. İmpulsun sinapstan geçiş hızının sinir hücresindekinden daha yavaş olmasını nasıl açıklarsınız?

  • Cevap:

Sinir teli boyunca meydana gelen elektriksel ve kimyasal değişmelere impuls denir. Sinir hücreleri bütün uyartıları alamaz. İmpuls oluşabilmesi için, uyartı şiddetinin belli bir düzeyden fazla olması gerekir. Sinir hücrelerinin alabildiği minimum değerdeki uyartı şiddetine “eşik şiddeti ” ya da “eşik değer” denir. Eşik şiddetinin altındaki uyarılar impuls oluşturmaz. Eşik şiddetinin üstündeki uyarılar impuls hızını ve etkisini değiştirmez, impuls sayısını arttırır.

Örnek, yanağın okşanması ve tokat vurulması. Yanağın okşanması ile sadece dokunma duyusu uyarılır. Tokat ile derideki çok sayıda reseptör uyarılır ve impuls sayısı artırılır. Uyartı eşik şiddetinin altındaysa hiç iletilmez, eşik şiddetini aşarsa hangi şiddete olursa olsun, hep aynı biçim ve hızla iletilir. Buna ya hep, ya hiç prensibi denir.

5. Nezle olduğunuzda koku alma duyusu neden azalır?

  • Cevap: Fazla nem, koku reseptörlerinin duyarlılığını azalttığından koku alma azalır.

6. Derinin vücut ısısının ayarlanmasındaki rolü nedir?

  • Cevap:

Alt derideki kılcal damarların soğukta daralıp sıcakta genişlemesi vücut ısının ayarlanmasında rol oynar. Sıcağın oluşturduğu tepkisel cevaplar hipotalamusun ön bölgesinden doğar. Ayrıca deri ve derin dokularda da sıcağa ve soğuğa duyarlı reseptörler bulunur. Hipotalamusun aksine, derideki soğuğa duyarlı reseptörler, sıcağa duyarlı olanlardan yaklaşık 10 kat daha fazladır. Bu nedenle ısının çevresel kontrolünde sıcak değil, özellikle soğuk rol oynar.

Deri ve derin dokulardan gelen uyarılar hipotalamusun arka bölgesine iletilir. Hipotalamusun arka bölgesinde soğuğa duyarlı reseptörler vardır. Soğuğun oluşturduğu tepkisel cevaplar hipotalamusun arka bölgesinde doğar. Vücut ısısının artması durumunda, sıcağa duyarlı reseptörlerin uyarı sıklığı artar ve ısı kaybettiren mekanizmalar çalışır. Vücut ısısının azalması durumunda ise soğuğa duyarlı reseptörlerin uyarı sıklığı artar. Preoptik alan ve çevreden gelen uyarılar hipotalamusun arka bölgesinde birleşirler. Daha sonra vücutta ısıyı oluşturan mekanizmalar çalıştırılır.

7. Bir çiviye bastığınızda oluşan refleks olayında impulsun izlediği yol nedir?

  • Cevap: Ayaktaki duyu reseptörü → Duyu siniri → Omuriliğin arka kökü → Omurilikteki ara sinir → Omuriliğin ön kökü → Motor sinir → Efektör(Ayaktaki kas) → Geri çekme refleksi

8. Ön beyni çıkarılan bir kuşta hangi davranışlar gözlenebilir?

  • Cevap: Ön beyin kendi içinde iki alt başlığı ayrılmaktadır. Bunlardan biri uç beyindir. Uç beyin beynin ön kısmında sağ ve sol yarım kürelerden oluşur.

 Uç beyin görevleri;

➜ El kontrolü
➜ Konuşma ve yazma
➜ Görme ve hayal etme
➜ Bilimsel yetenek
➜ Müzik yeteneği
➜ Sayısal ve sanat yeteneği
➜ Düşünme, mantık becerileri
➜ Üç boyutlu algılama
➜ Çözümleme ve anlamı gibi işlemlerin gerçekleştirildiği alandır.

Ön beyni çıkarılan bir kuşta hangi davranışlar gözlenebilir.

➜ Denge sorunu yaşar.
➜ Dengesi olmadığı için net göremez beslenmesi aksar.
➜ Yine dengesinin olmamasına bağlı olarak uçamaz.
➜ Kısmen vücudu çöker ve yaşamaz hale gelebilir.

9. Kanda kalsiyum miktarı nasıl düzenlenir?

  • Cevap:

A, C, D vitaminleri kemik gelişiminde önemlidir. Özellikle D vitamini kemiklerin sağlıklı gelişimi için gereklidir. Karaciğer, yumurta sarısı, tereyağı gibi besinlerde bulunan provitamin D, güneşin ultraviyole ışınlarının etkisi ile deri altında D vitaminine dönüşür. D vitamini kalsiyumun bağırsaklardan emiliminde rol oynadığından yetersizliğinde kanda kalsiyum değeri düşer. Kemiklerden kana kalsiyum geçişi hızlanır ve kemiklerde yumuşama, diş çürümeleri, kemik eğrilikleri gözlenir. Çocuklarda bu duruma raşitizm, büyüklerde osteomalazi denir. Hamile ve bebeğini emziren annelerin, gelişme döneminde olan çocukların ve yaşlıların D vitamini ile kalsiyum mineraline gereksinimi fazladır.

Kalsitonin: Kanda kalsiyum miktarı yükseldiği zaman tiroit bezinden kalsitonin hormonu salgılanır. Kalsitonin, kandaki kalsiyumun kemiklere geçmesini sağlar. Aynı zamanda kalsiyumun böbreklerden geri emilimini azaltır. Kalsitonin, paratiroit bezinin hormonu ile birlikte kandaki kalsiyum miktarının düzenlenmesinde rol oynar.

10. Homeostazinin sağlanmasında geri bildirim mekanizmasının önemini örneklerle açıklayınız.

  • Cevap:

Homeostasi, değişen vücut dışı durumlara rağmen vücut iç dengesinin fizyolojik olarak korunmasıdır. Merkezi sinir sistemi ve hormonal sistem homeostasinin oluşmasını sağlar Homeostasi, kan basıncına, kan şekerine, vücut sıcaklığına, kalp atış hızına, soluk alıp vermeye bağlıdır. Homeostasinin korunmasında ve sağlanmasında geri bildirim mekanizmasının önemi büyüktür. Özellikle hormonal sistem için salgıların birinin fazla birinin az olmasını düzenleyerek çalışır.

Azlık ve çokluk dengesinde geri bildirim mekanizması fizyolojik dengenin oluşması için hormonal sistem ve merkezi sistem ile devreye girer. İnsülin ve glukagon gibi hormonları dengede tutarak kan şekerini ayarlar. Geri bildirim mekanizması, vücut içi dengenin oluşmasında kontrol rolünü üstlenir. Homeostasinin korunmasında ve sağlanmasında geri bildirim mekanizmasının önemi büyüktür. Özellikle hormonal sistem için salgıların birinin fazla birinin az olmasını düzenleyerek çalışır.

Azlık ve çokluk dengesinde geri bildirim mekanizması fizyolojik dengenin oluşması için hormonal sistem ve merkezi sistem ile devreye girer. İnsülin ve glukagon gibi hormonları dengede tutarak kan şekerini ayarlar. Geri bildirim mekanizması, vücut içi dengenin oluşmasında kontrol rolünü üstlenir.

11. Sınıf Anadol Yayınları Biyoloji Ders Kitabı Sayfa 62 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

☺️ BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
love
0
happy
0
clap
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

** Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!