10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 689 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 689
Aşağıdaki metni okuyunuz. Soruları metinden hareketle cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Mavi Anadolu
Otobüsümüz Çanakkale Vilayet binasının önünde beklemekte. Grubumuzdan iki profesör, valiye kart bırakmağa gittiler. Otobüste otuz kişiyiz. Hep sabırsızlanıyoruz. Profesörlerden biri gülerek:
– Sabır, çocuklar, sabır! diye sesleniyor.
Akha ordusu Troya’yı almak için on yıl bekledi de siz on dakika bile bekleyemiyorsunuz. Gerçekten de kabımıza sığamıyoruz. Troya’ya gideceğiz, Homeros’un ölmez destanlarında anlatıp bitiremediği “Kutsal îlyon”a. Öylesine heyecanlıyım ki, yanıma yiyecek almağı unutmuşum. Ama içim tok, yıllarca kafamı besleyen, gönlümü doyuran Homeros’un şiiri ile doluyum. Troya’yı görmek nihayet bana da nasip oluyor.
Cumhuriyet meydanından hareket ediyoruz. Rüzgâr yüzümüze vuruyor. Serin bir Boğaz rüzgârı, ama bizim İstanbul rüzgârları gibi dönek ve şaşırtıcı değil. Çanakkale’nin rüzgârında bile bir ağırbaşlılık var. Gelibolu’da yatan yüz binlerce kahramanın anılarını kıyıdan kıyıya taşıyor sanki! Yol kıyı boyunca uzanıyor: Gelibolu yarımadası, Kumkale, Seddülbahir gözümüzün önünde. Önümüz, arkamız, çevremiz tarih. Efsane ve tarihle yoğurulmuş bir toprağa basıyoruz.
Hem garip değil mi, buranın çağdaş tarihi dört bin yıl önceki macerasına çok benziyor. Yunanistan’dan yüzlerce kral, gemileri, askerleri, silahları ile gelip Troya kapılarına dayanmışlar, on yıl çarpışmışlar, savaşmışlar da, düşürememişler Priamos’un kalesini. Dört bin yıl kadar sonra îngilizler, Fransızlar koca orduları ve donanmalarıyla gene dayanmışlar Boğazlara, vurmuşlar, öldürmüşler, ama alamamışlar Türk toprağını. Hektor, Mustafa Kemal, Tro- ya, Conkbayırı … isimler birbirine karışıyor kafamda. Kahramanlar toprağı imiş burası.
(…)
Çok dönemeçli çam ormanlarından yol gitgide yükseliyor. Güzel bir göçmen köyü olan Erenköy’e geliyoruz. Eski Rumeli göçmenleri bunlar. Sonra çıplak köyünden geçerek, Hisarlık’a varıyoruz. Geldik! Üstünde bulunduğumuz tepe kazılardan çıkan topraklarla meydana gelmiş bir tümsektir. Karşımızda kocaman taşlardan bir sur görülüyor. Arkasında otlara, çalılıklara karışmış başka surlar, başka taş yığıntılar, inişli çıkışlı karmaşık bir manzara. îşte Troya harabeleri. (…)
Azra Erhat, Mavi Anadolu
1. Metinde yazarın Çanakkale ile başlayan Anadolu yolculuğundan bir parça verilmiştir. Yazar sizce neden bu yolculukla ilgili bir metin yazma ihtiyacı duymuş olabilir? Açıklayınız.
- Cevap: İletişim ve seyahatlerin sınırlı olduğu zamanlarda insanlara gezilen yerlerle ilgili bilgi vermek gezi yazılarının doğuş nedenlerindendir. Farklı şehirleri, ülkeleri merak etme ve tanıma isteği; gezilen yerlerin doğal güzelliklerini, yapısını, insanını, kültürel mekânlarını insanlarla paylaşma duygusu gezginleri yollara düşürmüştür. Yazar da gezip gördüğü ve etkilendiği coğrafî ortamı okuyuculara paylaşmak istemiştir. Yazarın amacı tarihî dokusu, savaşları, destanlara konu olan yapıları, mücadeleci gücü ile yazarı heyecanlandıran Çanakkale’yi birçok okura ulaştırmaktır. Cevap yoruma açıktır.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 689 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.