10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 516 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 516
1. Metinde geçen Tiyatrodaki fıstıkçı ve gazozcuların halkın gürültüsüne karışan sesleri içinde oyun saati geldi. cümlesindeki “saat” kelimesinin yerine aynı anlamı karşılayacak farklı bir kelime kullanarak cümleyi tekrar yazınız. Kullandığınız kelime, – Saatleriniz ileri gitmiş, oyuna daha beş dakika var diyor! cümlesindeki “saat” kelimesi yerine de kullanılabilir mi? Niçin?
- Cevap: Bu cümlede “saat” kelimesi yerine “vakit/zaman” kelimesi kullanılabilir ve cümle, “Tiyatrodaki fıstıkçı ve gazozcuların halkın gürültüsüne karışan sesleri içinde oyun vakti/zamanı geldi.” şeklinde yazılabilir. Ancak “-Saatleriniz ileri gitmiş, oyuna daha beş dakika var diyor!” cümlesindeki “saat” sözcüğü yerine “vakit/ zaman” kelimesini kullanmak mümkün değildir. Çünkü kelimeler, tek başlarına iken de bir anlam ifade ediyor olsalar bile asıl anlam ve değerlerini kullanıldıkları cümleyle yani bağlamla kazanır. Bu sebeple “saat” kelimesi, 1. cümledeki kullanımında belli bir zaman dilimini karşılarken 2. cümlede zamanı ölçen alet anlamını yüklenmiştir.
2. Metindeki Fransız hokkabaz içeriye girip perdeyi açtırdıktan sonra çeşitli oyunlar göstermişti. cümlesinde kullanılan “göstermek” kelimesinin hem kullanımına hem de bağlama göre taşıdığı pek çok anlam vardır. Buna göre aşağıdaki tabloda verilen boşlukları TDK Türkçe Sözlük’ten de yararlanarak uygun biçimde doldurunuz.
- Cevap:
3. Metinde geçen Gözler hayretten asıl o zaman faltaşı gibi açıldı. cümlesindeki “gözlerini fal taşı gibi açmak” deyimi “şaşırma” duygusunu çarpıcı bir anlatımla ifade etmektedir. Bu anlamı ifade eden üç farklı deyimi birer cümle içinde kullanınız.
- Cevap: Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır. Muhtemel cevaplar şöyle olabilir:
dili tutulmak: Elmas’ın dili tutulmuştu, çıt çıkarmadan bakıyordu sadece.
ağzı açık kalmak: Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı.
hayrete düşmek: Vaktiyle sen bile bu soğukkanlılığım karşısında hayrete düşmüştün.
küçük dilini yutmak: Kadıncağız beni bu hâlde görünce az kalsın küçük dilini yutacaktı.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 516 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.