10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 430 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 430
ler. Hatta bunun zerresini bile üzerlerine kondurmak istemezler. Böyle bir şey olamaz mı? İşte bütün bunlar bir dakikada aklımdan geçti. Kendisine sordum ki: Burada nasıl yaşıyorsun bakalım?
– Pek sade bir surette… Yalıya nakledeli yedi ay olduğu hâlde bir defa İstanbul’a inmedim. Hatta inanır mısın, o kadar sevdiğim Göksu’ya bile bir kere gitmedim. Yok, şunu söylemeyi unutacaktım. Hava açık olduğu zaman yemekten sonra dağ yoluyla biraz gezmeye gidiyorum. Bunun neresi olabileceğini beyhude düşünme! Bulamazsın! Eğlenmek için daha doğrusu hava almak için şehitliğe gidiyorum. Bu ne kadar ulvi bir mezarlık.
Bu konuşmalarımız epeyce uzamıştı. Ben artık gitmek için izin istedim.
(…)
Saffet Nezihi, Zavallı Necdet
Kelime Dağarcığı:
badiye: Çöl. devriâlem: Dünyayı dolaşma. tafsilat: Ayrıntı. muhavere: İki kişi arasında karşılıklı yapılan konuşma.
1. Saffet Nezihi, halka okuma sevgisi kazandıran, Servetifünun anlayışına uygun biçimde yazan bir romancıdır. Popüler ve duygusal romanlarıyla adını duyurmuştur. Yukarıda verilen bilgilerin okuduğunuz metne yansımaları ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Bunlardan hareketle yazarla metin arasında nasıl bir ilişki kurulabilir? Açıklayınız.
- Cevap: Metin kolay okunuyor, halka okuma sevgisi kazandırması bu yönüyle doğaldır. Servetifünun dönemindeki dil anlayışının yansımaları da var çünkü bugün kullanılmayan bazı kelimeler göze çarpıyor. Seçkin insanların konu edilmesi, kökş, yalı gibi mekânların seçimi yine bu anlayışın yansımalarıdır. Karakterlerdeki duygusallık olay örgüsünün gelişimine yansımış.
2. Bir sanatçının eserinden yola çıkarak o sanatçının ruh hâli ile ilgili çıkarımlarda bulunmak mümkün müdür? Düşünceleriniz gerekçeleriyle birlikte açıklayınız.
- Cevap:
Evet. Yazarın ruh hâli ile ilgili çıkarımlarda bulunabiliriz. Çünkü eserlerinde yazarların ruh hâlleri hakkında ipuçları yer alır. Yazarın yaşamındaki insanlardan ve kendinden yola çıkarak eser verdiği düşünülebilir. Bu metinde de yazar romantik kişiliğini kahramanlarında yansıtmış olabilir.
Hayır. Eserden yazarla ilgili çıkarımda bulunamam. Çünkü yazar ne kadar inandırıcı yazarsa yazsın bu metinler kurmaca metinlerdir. Kahramanlar üzerinden sanatçının kişiliğine varmam kolay değil o yüzden.
3. Yazarın tutumunun okuduğunuz metindeki olayların akışına olan etkisini değerlendiriniz.
- Cevap: Yazar aşırı duygusal ve romantik biridir. Duygusallığı metinde olayların akışını etkilemiştir. Necdet’in çektiği acı yaşamını tamamen alt üst etmiş, hayatını ele geçirmiştir. Annesiyle birlikte yaşamdan kopmuş bir şekilde yaşamaktadır.
4. Saffet Nezihi’nin yukarıda bir bölümünü okuduğunuz, romantik bir aşkı konu alan eseri; geniş ilgi topladı ve birkaç kuşak okunarak Türk edebiyatının uzun ömürlü romanlarından biri oldu. Bir eserin yazıldığı dönemde çok okunmuş olması, sizce sonraki dönemlerde de aynı zevkle okunacağını gösterir mi? Düşüncelerinizi gerekçesiyle yazınız.
- Cevap:
Bir eserin yazıldığı dönemde çok okunması gelecekte de çok okunacağı anlamını taşımaz. Çünkü toplum anlayış, yaşama bakış tarzı, yaşamdan beklentileri vb. bakımlardan devamlı bir gelişim içindedir. Bu nedenle belirli bir dönemde yazılmış bir eser, zaman içinde toplumun sanat zevkine ve edebiyattan beklentilerine cevap veremez duruma gelebilir.
Bence zamanında popüler olan bir eser sonraki dönemlerde de okunurluğunu sürdürebilir. Çünkü artık klasikler içine girmiştir. Nesilden nesile bir kültür mirası olarak aktarılma, okullarda okutulma ihtimali yüksektir. İnsanlar sırf meraklarından, bir dönem popüler olmuş bir eserin içeriğini merak ettiklerinden dolayı bile kitabı okumayı isteyebilir.
5. Metin, günümüzde yaşanabilecek bir gerçekliğe sahip midir? Gerekçeleriyle açıklayınız.
- Cevap: Günümüzde yaşanabilecek gerçekliğe sahiptir. Kurmaca metin olsa bile kurmacaya konu olan olaylar hayatın içinden kesitlerdir. Günümüzde de hayatın amacını gezme olarak gören insanlar vardır. Acıyı hayatının merkezine koyan, acıdan beslenen insanlar çevremizde her an karşılaştığımız ya da karşılaşabileceğimiz tiplerdir. Mekân olarak geçen köşk ve yalı günümüzde de varlığını sürdürmektedir.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 430 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.