10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 381 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 381
Metni okuyunuz. Aşağıdaki soruları okuduğunuz metin çerçevesinde cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Benim Üniversitelerim
(…)
Nikola bana bilgi vermeyi çok seviyor ve yaşamak için mutlaka bilinmesi gerektiğine inandığı bilgileri beynime sokmak için hiçbir olanağı kaçırmıyordu.
(…)
Bu iyi çocuk bütün içtenliğiyle beni adam etmeyi arzuluyordu ve bunu yapacağına söz veriyordu; ama bu işi gerçekleştirmek için ne yeterli boş zamanı vardı, ne şartlar uygundu. Gençliğinin bencilliği ve aklıhavadalığı yüzünden annesinin ev işlerini hangi zorluklar ve fedakarlıklar pahasına yürüttüğünü ayırdedemiyordu; sessiz ve durgun bir lise öğrencisi olan kardeşi de, bu konuda ondan daha vurdumduymazdı. Bana gelince, mutfakta süregelmekte olan, kimya ve aşçılık tasarrufu cambazlıklarının uzun bir süredir ayırdındaydım. Bu kadının, çocuklarının midelerine her gün bir lokma ekmek sokmak ve üstelik benim gibi çirkin ve garip davranışlı bir yabancıyı da doyurmak için nelere katlanacağını açık açık görüyordum. Yediğim her lokma ekmek ruhuma bir taş gibi oturuyordu; bu yüzden bir iş aramaya karar verdim.
(…)
Oysa böyle günler yaşamımda az sayıda olmadığı için ben de gün geçtikçe daha çok kaptırıyordum kendimi bu düşlere. Dışarıdan hiçbir yardım beklemiyordum. Herhangi bir mutlu raslantı da düşlemi- yordum, ama yavaş yavaş iradi düşüncemin güçlendiğini duyumsuyordum. Yaşam şartları güçleştikçe ben de kendimi daha güçlü ve akıllı buluyordum.
(…)
İnsancıl Bret Harte ve “bulvar” romanlarının dışında, epey sayıda ciddi yapıt okumuştum ve bunlar bende, belirsiz, ama çevremde gördüğüm herşeyden daha önemli bir şeye karşı eğilim uyandırmıştı.
Yeni ilişkiler kurdukça, yeni izlenimler ediniyordum. Evreinovların evinin yanındaki boş alanda liseliler çelik çomak oynamak için toplanırlardı; içlerinden Guri Pletnev adlı biri büyülemişti beni adeta. Teni esmer, saçları bir Japon gibi mavimtrak, yüzü sanki barut sürünmüş gibi küçük kara noktacıklar dolu, sürekli neşeli, oyunda becerikli, hazırcevap bu çocukta bütün yeteneklerin tohumu gizliydi sanki. Ama o da bütün yetenekli Ruslar gibi, doğanın sağladığı olanaklarla yetiniyor, bunları artırmaya ya da geliştirmeye uğraşmıyordu. Duygulu bir kulağı ve müzik zevki olan Pletnev, ustaca guzla, balalayka, armonika çalar, daha soylu ve zor bir çalgıyı öğrenmeye yeltenmezdi; yoksul ve kötü giyimliydi, ama yırtık ve buruşuk gömleği, yamalı pantolonu, biçimsiz ve delik çizmeleri atılganlığına, kaslı vücudunun çevik hareketlerine uygun düşüyordu.
(…)
Ben de garip bir şekilde heyecanlanarak evden çıktım ve ertesi akşam yine aynı odada oturuyor ve burada neden, hangi amaçla yaşadıklarını anlamaya uğraşıyordum. Tuhaf bir yaşantı sürdürülüyordu burada.
Stepan Andreviç, tatlı ve iyi bir ihtiyar, bir köşede oturuyor, bende bembeyaz ve saydammış izlenimi doğuruyordu. Oturduğu yerden çevresine bakınıyor sanki “Bana dokunmayın!” der gibi esmer dudaklarını kımıldatıyor, hafifçe gülümsüyordu. Onda bir tavşan ürkekliği ve bir felaketin kaygılı önsezisi vardı, bu açıktı.
(…)
Maksim Gorki
- Cevap: Bu sayfada herhangi bir soru bulunmamaktadır.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 381 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.