10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 356 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 356
Seçtiğim kelime: Ürkek
Paragraf: Baharın bu ilk günlerinde ürkek yapraklar, tatlı rüzgârla baş etmeye çalışıyor. Arılar, biraz çekingen, rüzgârdan sallanan çiçeklere yaklaşıyorlar. Uğur böcekleri daha korkak, daldan dala zıplıyor. Bahar ne güzel! Her yanda nazenin çiçekler bize eşsiz renkler ve kokular sunuyor.
2. Refik Halit Karay 1888de İstanbul’da doğdu. Altı yıl Galatasaray Sultanisinde sonrasında bir yıl da Hukuk Fakültesinde okudu. Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazarlık ve çevirmenlik, Kalem dergisinde mizah yazarlığı, yaptı. 1922den 1938e kadar Beyrut ve Halep’te yaşadı. Öykü ve romancılığı ile tanınan yazar 1965’te İstanbul’da öldü. Genç Kalemler hareketine katılmamış olmasına rağmen Türkçenin sadeleşmesinden yana olmuştur. Edebiyatın halka karşı yükümlülükleri olduğu düşüncesiyle hareket etmiştir. Eserlerinde kullandığı dil yalın, anlatım canlı ve sürükleyicidir.
Şükran Kurdakul, Çağdaş Türk Edebiyatı 2
Yukarıdaki bilgileri, metnin söz varlığını ve yazıldığı dönemi göz önünde bulundurarak metnin dilini değerlendiriniz.
- Cevap: Refik Halit Karay; İstanbul’da doğup büyümesi, dönemin önemli okullarında iyi bir eğitim alması nedeniyle dili etkili bir şekilde kullanmıştır. Yazar, edebiyatın halka karşı yükümlülükleri olduğunu düşünmesi ve Türkçenin sadeleşmesinden yana olması nedeniyle sade bir dil tercih etmiştir. Okuduğunuz metinde günümüzde kullanılmayan bazı kelimeler geçmiş olsa da bu kelimeler eserin kaleme alındığı dönem itibarıyla herkes tarafından anlaşılabilecek niteliktedir.
3. Kâni zengin olmuştu, harp zengini idi; adı İzmir’e kadar gelmiş, şöhreti dillere destan olmuştu.
Kâni zengin olmuştu, harp zengini idi; adı İzmir’e kadar gelmiş, şöhreti herkes tarafından duyulmuştu.
Cilası gözler alan narin tekerlekli, tombul atlı, oyuncak gibi küçük ve süslü bir arabadan indi.
Cilası ilgi çeken, narin tekerlekli, tombul atlı, oyuncak gibi küçük ve süslü bir arabadan indi.
Okuduğunuz metinden alınan yukarıdaki cümlelerde altı çizili deyimler yerine yakın anlamlı ifadeler yerleştirilerek bu cümleler yeniden yazılmıştır. Cümleleri inceleyerek deyimlerin metne katkısı hakkındaki düşüncelerinizi belirtiniz.
- Cevap: Deyimler anlatılmak istenen düşünceleri az sözle ve sanatlı bir şekilde aktaran ifadelerdir. Deyimlerde mecaz anlam ve benzetme ögeleri yoğun olarak kullanılır. Bu sebeple cümlelerde deyimlerin kullanılması anlamı daha etkili, metni daha çekici hâle getiriyor. Deyimler, çok eski tarihlerde oluşmuş, halk tarafından benimsenip kullanılarak günümüze kadar gelmişlerdir. Bu özellikleri sebebiyle özellikle edebî eserlere ve konuşma diline büyük katkı sağlarlar. Deyimler, edebî metinlerde söz sanatlarının ve ahengin önemli unsurları olarak kullanılır.
4. Okuduğunuz metinde geçen “kalınca bükülmüş ipek iplik” anlamındaki ibrişim ve “kalıpla basılıp elle boyanan, kadınların başlarına bağladıkları tülbent” anlamındaki yemeni kelimeleri günümüzde yazı dilinde sık kullanılmamaktadır. Sizce bu durumun nedeni nedir?
- Cevap: İbrişim ve yemeni kelimeleri geçmişte el dokumacılığının, el işlerinin yaygın olarak kullanıldığı dönemlerde halk arasında sıklıkla kullanılan ve yazı diline yansıyan kelimelerdi. Günümüzde ise fabrika dokumacılığının, fabrikalarda üretilmiş ürünlerin yaygınlık kazanması bu kelimelerin sınırlı bir alanda, sınırlı sayıda kişi tarafından kullanılmasına sebep olmuştur.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 356 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.